Adobe’nin Mobil Stratejisi – Thomas Balduff

Adobe uygulamaları cihaz ve platform bağımsız çözümler sunuyor.

Thomas BALDUFF

UXistanbul Conference 2016, 23 Şubat 2016 tarihinde gerçekleştirildi. ThePercept, konferansın ana konuşmacılarından Adobe Orta Avrupa Mobil Birim Başkanı Thomas Balduff ile hoş bir söyleşi yaptı.

Adobe’nin mobil stratejisi nedir?

Bu çok iyi bir soru çünkü daha dün konuştuk. Barcelona’da bugün Mobil Dünya Kongresi’nde yeni bir ürün seti ve yeni bir strateji duyurduk. Ana fikrimiz şirketlere yönetebilecekleri ve maddi kazanç elde edecekleri uygulamalar geliştirmeleri için yardım etmek. Tek geliştirme çevresine sahip olmak önemli ve bir düğmeye basıp ardından uygulamaların farklı işletim sistemlerinde hemen çalışabilmesi, kullanışlı ve uygun uygulamalar geliştirebilmek için kritik. Biz bir düğmeye basıp her cihazda farklı bir ekran boyutunda, tablet veya akıllı telefonda mükemmel piksel uyumuyla çalışabilecek uygulamalar geliştirmek için konsepti genişlettik. Adobe Pazarlama Bulut’u ile entegre çalışıyor. Sayısal varlık yönetiminden doğru ürünü alıp uygulamanın içine koyuyorsunuz, uygulama yanlış olduğunu fark edip doğru resmi gösteriyor.

Bir istatistikte tablet kullanımının giderek azaldığını gördüm. Bu konuda ki görüşünüz nedir?

Biz IOS, Android, Blackberry ve Windows’u destekliyoruz. Tabletler ölse bile uygulamalara, onları ölçümlemeye, analizler yapmaya her zaman ihtiyaç olacak ki ben tabletlerin biteceğine de inanmıyorum. Şahsen akıllı telefonları pek sevmiyorum. Yoğun okuma yapacağınız zaman tablet çok daha iyi. Örneğin; seyahat ederken telefon kullanmak daha kolay tabii ama evde tablet tercih ediyorum. Çok daha rahat hatta köpeğim bile onu seviyor, oynayabileceği bir uygulaması var. Telefonlar gittikçe büyüyor ve kullanılmaları da zorlaşıyor. Ben büyük bir telefon kullanmayı reddediyorum. Almanya’da insanlar iki senede bir dizüstü bilgisayar değiştirmek yerine şimdi tablet kullanmayı tercih ediyorlar.

İş amaçlı tablet kullanımı hala zor değil mi? Bazen VPN, farklı sistemlere vb. bağlamanız gerekiyor.

Geçen yıl Münih’te bir etkinlikte Salesforce.com CEO’su ile bir araya geldik ve bana kendisinin Salesforce’da ki tüm işleri tabletten yürüttüğünü açıkladı. VPN’e de erişiyor. Ben de tabletim üzerinden VPN’e bağlanabiliyorum.

Nesnelerin İnterneti konusundaki stratejiniz nedir?

Wi-Fi bağlantılı diş fırçası gibi ürünler çok sayıda bulunuyor. Bu benim kullanacağım bir özellik değil. Makine zeki olmalı. Mesela akıllı buzdolabınız varsa içindeki öğeleri tanıyıp, dolapta süt ya da peynir tükeniyorsa bir mesajla size söylerse o zaman güzel. Ben tablet ya da akıllı telefonumda bir uygulama ile bu bilgiyi almak istiyorum. Markete gittiğimde, evde eksik olan ne olduğunu öğrenmek için kullanmak istiyorum. Bu gelecekte olacak.

Ne kadar yakın sürede olacak?

Düşündüğümüzden daha yakın, mesela gelecek üç yıl içerisinde diyebilirim. Almanya’da bu konu üzerinde üreticilerle çalışıyorum. Düşündüğümüzden daha hızlı gelecekler. İlk başta pahalı olacaklar ancak kullanılır olacaklar. Nesnelerin İnterneti ilginç, makine sorularınıza cevap verecek.

Yakın gelecekte bize ilham verecek başka ne gibi gelişmeler olacak ?

Bugün aslında hayatınızda mesela arabanızda olan şeyler bunlar. Mesela ben arabamın sabah 5’te -5 dereceyi ve camın donmuş olduğunun farkında olmasını isterim. Isıtıcı devreye girmeli. Belki internete bağlanarak bir saat içerisinde on dereceye yükseleceğini görüp devreye girmemeli. Kendi kararını verebilmeli. Arabaya gittiğimde ısıtılmış bir arabaya binebileceğim. Bu BMW’nin laboratuvarlarında mümkün. Bu kullanılabilecek bir özellik ve bence çok faydalı. Seyahate gittiniz, iki hafta sonra eve geldiğinizde eviniz isteğinize göre ısıtılmış ya da soğutulmuş olacak. Bir uygulamayla bunu yapabileceksiniz ve bu hayatımızın bir parçası olacak.

Teknolojik gelişmelerin toplumsal etkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Ben biraz asosyalim ama kolay adapte olurum. İlk alacağım şey yerleri temizleyen bir robot olabilir. İkincisi ise akıllı telefonumla yönetebileceğim bir çamaşır makinesi olur. Bir yere gittiğimde yıkamanın ne zaman başlayıp biteceğini yönetebilirim. Bunlar hayatımı kolaylaştırır ve hayatımdaki sıkıcı konulardan kurtulmamı sağlar. Bir bahçıvan da harika olurdu. Pazar öğleden sonramı bahçe işleriyle uğraşarak değil de futbol seyrederek geçirebilirdim.

ABD’de insanların mobil cihazları günde üç saat, televizyonu beş saat kullandıklarına dair bir istatistik var. Mobil cihazlar televizyonun yerine mi geçiyor?

Tabletlerin TV’nin yerini aldığını sanmıyorum. ABD’de de televizyon her zaman evlerde açıktır. İnsanlar ikisini paralel olarak kullanıyorlar. Bu Almanya için de geçerli. İkinci ekran örneklerini çok görüyoruz ve bazı TV programları etkileşimli olduğu için sms ya da yorum gönderiyorsunuz. Bu mantıklı bir kombinasyon bence.

İnsan – makine etkileşimi ve tekillik konusunda ne düşünüyorsunuz?

Ben tavsiye almak için teknolojiyi kullanıyorum. Navigasyon sistemi gibi. Bazen insanlar bir trafik sıkışıklığı olduğunu radyoda duymalarına rağmen aynı rotayı takip ediyorlar. Bu bahsettiğim akıllı buzdolabı gibi bilgileri toplamanın bir yolu. Bu değişiklikler bir paradigma değişikliği. Biz makine ile etkileşime geçiyoruz.

Tüm bu cihazlarla sürekli etkileşim halinde olmanın yorucu olduğunu düşünüyor musunuz?

Hayır, ben öyle düşünmüyorum. Bana yardımcı oluyorlar ve güzel köpeğimle oynamam için zaman ayırmamı sağlıyorlar.

Çok teşekkürler.

Rica ederim.