Uygulamaların Psikolojik Etkileri ve Ekipler – Facebook Jonah Jones
by 0
UXistanbul Conference 2016, 23 Şubat 2016 tarihinde gerçekleştirildi. ThePercept konferansın ana konuşmacılarından Facebook’un Ürün Tasarımı Müdürü Jonah Jones ile hoş bir söyleşi yaptı.
Jonah Jones, Facebook’ta RIFF uygulamasının müdürüdür. RIFF kullanıcıların arkadaşlarıyla işbirliği yaparak videolar oluşturdukları yaratıcı bir uygulamadır. Sunumunda Jonah Jones kullanıcıların video paylaşmak konusunda çekincelerinin üç sebebini seyirci, kalite ve bağlam olarak açıkladı. Bu engelleri aşmak için bu kavramların üzerinde çalıştıklarını ve çözümlerini RIFF uygulamasında kullandıklarını belirtti. İnsanları video paylaşmaya motive etmek istedikleri için bir yol bulmaya çalıştıklarını ve daha çok ürünün psikolojik yönüyle mücadele etmeleri gerektiğini fark ettiklerini belirtti. RIFF, ALS Buz Kovası videosundan esinlenmiş. Bu videoda kişiler başlarından buz kovasını dökerken çekinmeden yayınlıyorlar. Burada fikir birisi tarafından belirlenmiş olduğu için fikrinin beğenilme endişesi ortadan kalkmış (bağlam bariyeri). Birçok kişi bunu yayınladığı için izlenmeme endişesi de ortadan kalkmış çünkü viral şekilde videolar yayılmış (izleyici bariyeri). Video kalitesinin beğenilme endişesi de RIFF tarafından standardize edilerek çözülmüş. Kullanıcılar videoyu RIFF uygulamasında çekiyorlar. Yeni ürünler oluşturmak bazen paradigma değişimi gerektirir ki bu sadece tasarım sürecini değil bazen organizasyonların yapısını dahi etkiler.
ThePercept: Facebook’ta gelip giden binlerce fikir olduğunu belirttiniz. Binlerce fikir arasından başarılı olacak olanı nasıl seçiyorsunuz?
JJ: Hiç basit değil! Gerçekten zor. Biz ihtiyaçları değerlendirmeye çalışıyoruz. İnsanların sorunları var. Biz, doğru insanlarla bu sorunları çözmeye odaklanıyoruz. O anda başka şirketler bu sorunları çözmek için daha iyi bir konumda olabilirler, biz kimsenin düşünmediği benzersiz bir çözüm bulmaya çalışıyoruz. Çözüm uygulanabilir ve mantıklı olmalı. Biz, niş değil ama benzersiz uygulamalar arıyoruz çünkü çok sayıda insana hitap ediyoruz. Çok sayıda kullanıcıya hitap etmek farklı bir mücadele alanıdır.
ThePercept: Bir ürün için ‘kullanılabilirlik’ nedir?
JJ: Geleneksel bakış açısına göre bence ‘kullanılabilirlik’ daha çok fiziksel ve mekanik bir bakış açısı, bir butonun boyutu, rengi gibi. Şimdi ise artık psikolojik etkilerini düşünmemiz gerekiyor. Sizin ürününüzü, uygulamanızı kullanıcıların kullanmasını ne engelliyor? Bu konu artık daha kritiktir.
ThePercept: Yerel ve küresel çözüm üretmek arasındaki sizin bakış açınızdan fark nedir? Sizi zorlayan nedir?
JJ: Küresel bir şey yapmak çok daha zor. Farklı yaş, kültürden farklı profilde insanları düşünmek zorundasınız. İzleyici kitleniz büyüdükçe problemleriniz de büyüyor. Çözüm üretmek zorlaşıyor. Biz herkesin ortak ihtiyaçları üzerine odaklanıyoruz.
ThePercept: Facebook’ta ürün ekiplerinin yapısı hakkında bilgi verebilir misiniz?
JJ: Facebook büyüyen bir şirket. Ekiplerde niş roller de var ancak genel yapısıyla tipik bir ekipte daha çok ürün üzerinde düşünen ürün tasarımcıları, araştırmacılar, verileri inceleyip analiz eden veri mühendisleri, fikir bulup piyasayı takip eden ürün müdürleri ve birçok mühendis var. Ürüne bağlı olarak bazen pazarlama ve halkla ilişkiler de ekibe dâhil olabiliyor. Ekipler büyüdükçe daha spesifik rolleri görebiliyoruz, mesela prototip tasarımcısı, görsel tasarımcısı, etkileşim tasarımcısı gibi. Bir önceki firmam olan Google’da buradaki gibi başladık, sonra daha spesifik roller gelişti, hareket tasarımcıları, görsel tasarımcılar gibi. Şirketler büyüdükçe pozisyonlarda spesifikleşiyor diyebilirim.
ThePercept: Sunumunuzda ürün yapımında psikolojik etkiden çok bahsettiniz. Ekiplerde psikolog, sosyolog gibi pozisyonlar var mı?
JJ: Facebook’ta psikolog rolü yok, öte yandan tasarımcılar, araştırmacılar, proje yöneticileri farklı öğrenim geçmişlerinden geliyorlar Biz farklı problemleri farklı düşünme yolları kullanarak farklı öğrenim geçmişleri ve kültür çeşitliliğiyle çözmeye çalışıyoruz. Psikoloji okumuş araştırmacılarımız hatta tasarımcılarımız var.
ThePercept: Facebook’ta ürün fikrini seçtikten sonraki proje fazlarınız nelerdir? Hangi proje metodolojisini kullanıyorsunuz?
JJ: Resmi bir metodolojimiz yok, sadece çok hızlıyız. Ekipler kendilerine uygun yöntemi seçiyorlar. Ekipler çok küçük. Bir startup firma gibiler. Mesela RIFF’i düşünmeye 2014 yazında başladık ve 1Nisan 2015’de ürünü lanse ettik. Düşünceden, lanse edilmesine kadar 9 aylık bir süreden bahsediyoruz. Bazıları bir haftada hazır oluyorlar.,
ThePercept: Yeni fikirleri nasıl yönetiyorsunuz?
JJ: Hakatonlarımız var. Yaklaşık olarak her üç ayda bir ekipler bir araya geliyorlar, tüm gün ve geceyi birlikte geçiriyoruz. Yeni bir fikir de bulabiliriz, mevcut bir fikrimizi kabul ettirmeye de çalışabiliriz. Şirketin her seviyesinde çalışanlardan fikirler geliyor, bazen aşağıdan bazen yukarıdan. Bir karışım diyebilirim.
ThePercept: Video fotoğrafın yerini alıyor mu?
JJ: Sanmıyorum ama kesinlikle popülerliği artıyor. Önümüzdeki yıllarda daha fazla video göreceğimizi düşünüyorum. Biz de bu trende bağlı bir pozisyon almak istiyoruz.
ThePercept: Tasarımda önümüzdeki beş on senede neler olacak?
JJ: Sektörün odağı uygulamaların teknik olarak nasıl çalıştığından öte tasarım ve kullanılabilirlik üzerine yoğunlaştı. Airbnb’de olduğu gibi tasarımcı girişimler görüyoruz. Şirketlerde daha üst düzeylerde tasarımcıları görürsek şaşırmam mesela bugün CTO – Teknolojiden Sorumlu Başkan pozisyonunu görüyoruz, yarın CCO –Yaratıcı Grup Başkan’ı rolü de olacaktır. Yönetimde tasarımın gücünün artacağını ve teknoloji gibi ciddiye alınacağını düşüyorum.
ThePercept: Facebook’un işe alım yaptığından bahsettiniz. İlgilenen okuyucularımız için Facebook’ta ne tip boş pozisyonlar var?
JJ: Aslında her şeyden diyebilirim, tasarımcılar, içerik strateji uzmanları, araştırmacılar, mühendisler.
ThePercept: Bir Kullanıcı Deneyimi Uzmanından beklentileriniz nelerdir?
JJ: Facebook olarak tasarımcıların birden fazla yeteneğe sahip olmalarını bekliyoruz. Beş ile yirmi kişi arasında çok küçük ekiplerde çalışacakları için her şeyi yapabiliyor olmaları gerekiyor. Güçlü iletişim, görsel yetkinlik, hareket prototip fikirleri geliştirmek gibi birçok alanda çalışabilmeliler. Tasarımcılarımız arasında sadece mühendisler yok ressam gibi sanatçılar da var.
ThePercept: Bu güzel söyleşi için teşekkür ederiz.
JJ: Benim için zevkti.